Yeni Anahtar Kelime Eklemek İçin Tıklayınız...

e-Posta Print

Özet Sistemi 2022

Sözel Sunum
Olgu Sunumu
Yaşlanan Dünyamızda Demans ve Alzheimer
Erişkin merkezi sinir sisteminin hasarlanması sonucu gelişen, kişinin bilişsel işlevlerinde (düşünme, algı, bellek, öğrenme, lisan vb işlevler), daha önce edindiği işlev düzeyine göre kötüleşme ile seyreden; ek olarak davranış bozuklukları, sosyal ve mesleki aktivitelerde bozulma gözlenen ve günlük yaşam aktivitelerini etkileyerek hayat kalitesini düşüren klinik bir sendromdur.(1) • 65 yaş üzerinde demans sıklığı % 5-10 ve her 5 yılda bir iki katına çıkmakta, • 85 yaşındakilerin % 20-50 kadarında demans gözlenmektedir Demans hem gelişmiş ve hem de gelişmekte olan ülkeler açısından ciddi bir sağlık sorunudur En yaygın demans tipi, olguların yaklaşık P-70’ini oluşturan Alzheimer tipi demanstır. Diğer yaygın demans tipleri vasküler demans(%), Lewy cisimcikli demans() ve frontotemporal demanstır(2). Bu derleme sunumda yoğunlukla Alzheimer tipi demans konusu tartışılmıştır. Alzheimer hastalığı; merkezi sinir sisteminin çeşitli kısımlarında nöron ve sinaps kayıpları nedeni ile ortaya çıkan; bilişsel işlevlerde azalma, öz bakım yetersizlikleri, çeşitli nöropsikiyatrik ve davranışsal bozukluklar ile karakterize progresif nörodejeneratif bir hastalıktır. Hastaların yaşam kalitelerinin büyük ölçüde azalmasına ve sonunda ölümlerine neden olan Alzheimer hastalığı giderek yaygınlaşan bir sağlık sorunu haline gelmektedir.(3-4) Alzheimer hastalığı (AH) ilk kez literatürde Avusturyalı Dr. Alois Alzheimer tarafından 1906’da bildirilen erken başlangıçlı (65 yaş) bir demans olgusu ile belirmiştir. Daha sonra Alzheimer eponimiyle anılmaya başlaması Dr. Kraepelin sayesinde olmuştur.(3) 65 yaş üzeri kişilerde %3 -ll, 85 yaş üzerinde ise -47 gibi yüksek bir prevalansa sahiptir (5). Alzheimer Hastalığının gelişiminde ortaya konan kesin risk faktörleri yaş, aile öyküsü ve kişinin Apolipoprotein (ApoE) s4 aleline sahip olmasıdır (6). Hastalığın diğer olası risk faktörleri ise; kadın cinsiyeti, düşük eğitim seviyesi ve fazla bilişsel aktivite gerektirmeyen işlerde çalışma, Down Sendromu, bilinç kaybına neden olan kafa travması, Myokard infarktüsü öyküsü, atherosklerotik karotid hastalığı, hipertansiyon, atrial fibrilasyon, insüline bağımlı diyabet hastalığıdır (6-7). Bu derleme sunumda; Yaşlanan dünyamızda sık görülen ve araştırmaların her gün biraz daha üzerinde yoğunlaştığı alzheimer hastalığı tanımlandıktan sonra tarih ve epidemiyolojisinden, kesin ve olası risk faktörlerinden kısaca bahsedilecek ve daha sonra fizyopatolojisi görsel materyallerle anlatılacaktır. • Alzheimer hastalığının beyindeki olgunlaşma evrelerini yansıtan ve alzheimer hastalığına özgü olan üç tip plak (Diffüz plak, nöritik plak ve aşınmış plak) ve bu plakların beyinde asosiasyon alanları, paralimbik ve merkezi limbik bölgelerde birikimi(8) • Hiperfosforile tau proteinlerin nörofibriler yumaklara yol açması ve alzheimer hastalığının tipik patolojik bulgularından birisi olan bu nörofibriler yumakların hücre iskeletinde değişikliğe, aksonal taşımanın bozulmasına ve nöronal işlevlerde bozukluğa, uzun yıllar içinde de nöron ölümüne neden olması(8) • Bir transmembran protein olan amiloid prekürsör protein (APP)’den proteolitik yolla amiloid beta protein oluşumu ve bu proteinin alzheimer hastalığında görülen amiloid plakların temel bileşimi olması(9) • Alzheimer hastalığında; öğrenme ve bellek oluşturma için önemli bir nörotransmitter olan asetilkolin ve asetilkolin sentezinde görevli olan kolinasetiltransferaz düzeyi azalması sonucu kortikal kolinerjik innervasyon kaybı oluşması(9) • Genetik olarak en önemli faktörün APOE4 gen aleli olması ve otozomal dominant geçiş gösteren genç yaşlarda başlayan mutasyonların tanımlanması, bununla birlikte presenilin 1-presenilin 2 gen mutasyonlarının amiloid prekürsör proteinden amiloid β düzeyinde artışa yol açması(8) gibi fizyopatolojik süreçler video ve PowerPoint animasyonlarıyla sade ve anlaşılır bir biçimde aktarılacaktır. Klinik olarak üç evreye ayrılan Alzheimer hastalığının seyri boyunca görülen en yaygın belirtisi unutkanlıktır(10). Hastalık çoğunlukla kısa süreli bellek kaybıyla başlamakta ve bu dönemde uzun süreli bellek korunmaktadır(11). Hastalığın herhangi bir döneminde depresyon, ajitasyon, hezeyan ve halüsinasyon gibi davranışsal değişikliklerin görülme oranı olarak bildirilmekte ve depresyon Alzheimer hastalığının ilk belirtisi olabilmektedir(12). Hastalık ilerledikçe bireyler, alışveriş, para işlemleri, hesaplama ve alet kullanımı gerektiren kompleks günlük yaşam aktivitelerini yapmakta zorlanır. Hastalığın son döneminde, hastalar sürekli bakıma ihtiyaç duymakta ve kendilerini, yakın aile üyelerini ve bakıcılarını tanıyamaz, kendilerini besleyemez, yardımsız yürüyemez ve yatağa tamamen bağımlı hale gelirler(13). Evre ve dönemlerine göre değişiklik gösteren, günlük yaşamı giderek daha çok etkileyen semptom ve bulgular özetlenecektir. Alzheimer hastalığı tanısı genellikle NINCDS-ADRDA kriterlerine dayanmaktadır. Bu kriterlere göre, tanı kesin (histolojik onayla klinik tanı), muhtemel (histolojik onay olmaksızın tipik klinik sendrom) ya da mümkün (başka bir tanının uygun olmadığı, atipik klinik özelliklerin görüldüğü ve histolojik onay olmaksızın) olmak üzere sınıflandırılır(14). Tanı için klinik ile birlikte kullandığımız BBT, MRG, SPECT, PET gibi görüntüleme yöntemleri ve bazı laboratuvar testlerinden bahsedilecektir. Günümüzde uygulanan tedavi stratejileri ile alzheimer hastalığını radikal olarak tedavi etmek henüz olası olmasa da klinik uygulamalarda hastanın bilişsel fonksiyonlarını görece iyileştirmek, emosyonel ve psikotik değişimleri kontrol altına almak ve hastanın yaşam kalitesini arttırmak üzere bazı palyatif tedavi yöntemleri gösterilecek ve patolojilerin önlenmesi ve/veya yavaşlatılmasına yönelik araştırmalar ele alınacaktır. Sunumun son kısmında ise dinleyicinin aklında temel bilgilerin yer edinmesi ve önemli noktaların vurgulaması amacıyla kısa bir özet olacaktır. Bilindiği üzere teknolojinin ve tıbbın gelişimi sonucu insan ömrü uzamakta ve bunun sonucunda kliniklerdeki yaşlı hasta sayısı ile birlikte nörodejeneratif hastalıkların yoğunluğu günden güne artmaktadır. Bu sebeple demans ve en sık sebebi olan Alzheimer hastalığı bilim dünyasında daha çok ön plana çıkmakta dolayısıyla bu konularla ilgili yapılan araştırma ve çalışmaların sayıları artmaktadır. Bize düşen görev ise bilimin ışığında yol almak ve tıp dünyasında eğilimin arttığı konuları daha iyi kavramaktır. Bu derleme sunumunun amacı; özellikle geleceğin hekimleri olacak bizlerin bilmesi gereken, giderek yaygınlaşan ve sosyal hayatımızda da önemli bir yeri olan demans ve Alzheimer hastalığı ile ilgili bilinmesi gerekenleri dinleyicilere aktarmak ve bu konularla ilgili akılda kalıcı bir şablon oluşturmaktır.
2019-02-08 00:00:00
Alzheimeri, Demans Göstergeleri ,Proteinleri, Hastalık Ayıraçları
Üçüncü
ABDULHAKİM YÜNCE